CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal: Büyümenin altında fatura yine vatandaşa kesiliyor
CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, Türkiye’nin 5,9 üçüncü çeyrek büyüme verilerine ilişkin, “Bu büyümenin altında 3-4 kat artan bütçe açığını, yükselmekte olan cari işlemler açığını görmekteyiz. Buna ‘büyüme’ demek çok da doğru değil. Büyümenin altında fatura yine vatandaşa kesilmekte.” değerlendirmesinde bulundu.
Köksal, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de kayıtlı çalışan her 100 ücretlinin yüzde 40’ının asgari ücret aldığını, 20 milyon kayıtlı ücretliden 8 milyonunun asgari ücretli olduğunu söyledi.
Son verilere göre, “3 milyon 200 bin kayıt dışı çalışan bulunduğunu, bu çalışanların ya asgari ücret ya da altında ücret alanlardan oluştuğunu” ifade eden Köksal, birçok ülkede istisna olan asgari ücretin, Türkiye’de “temel ücret” düzeyine ulaştığını öne sürdü.
İktidarın, Türkiye’yi, “yıllarca sürecek bir enflasyona sarmalına soktuğunu” savunan Köksal, “TÜİK’e göre yüzde 60 olan ama gerçekte yaşadığımız üç haneli gerçek enflasyon, en başta asgari ücretlileri, emeklileri, emekçileri, çiftçileri yoksulları halkın yüzde 99’unu ezip geçti.” dedi.
Asgari ücretin hedef enflasyon alınarak belirleneceği ve yılın tümü için tek zam yapılacağı açıklamalarına değinen Köksal, şunları kaydetti:
“İktidar Orta Vadeli Plan’da 2024 yılı için enflasyon tahminini yüzde 33 olarak açıklamıştı. Merkez Bankası ise bu oranı yüzde 36 olarak tahmin ediyor. Bu iki oran, yılın ikinci altı ayında enflasyonu bile karşılamayacak düzeyde. Bu iki yaklaşım, yüksek enflasyonun tüm faturasının yine vatandaşa, ücretlilere, bize kesileceğini göstermekte. Komisyon toplanmadan zam oranına, zammın yılda bir defa yapılacağına iktidar tek taraflı olarak karar verecekse Asgari Ücret Tespit Komisyonu niye toplanıyor? Bu yüksek enflasyon ortamında ‘asgari ücrete tek zam yapacağım’ demek, ‘ücret artışlarını tutup fiyat artışlarını serbest bırakacağım’ demektir. Eğer gerçekten vatandaşı düşünüyorsanız enflasyonu düşürün, fiyat artışlarına engel olun.”
TÜİK’in üçüncü çeyrek büyümesini yüzde 5,9 olarak açıkladığını hatırlatan Köksal, “bu büyümenin altında üretim artışı değil tüketim artışı olduğunu” savundu.
Köksal, “Bu büyümenin altında ihracat değil ithalatın, fiyat istikrarı değil yüksek enflasyonu, ücretlilerin milli gelirden payının azalmasını, sermayedarların karlarının arttığını görüyoruz. Bu büyümenin altında 3-4 kat artan bütçe açığını, yükselmekte olan cari işlemler açığını görmekteyiz. Buna ‘büyüme’ demek çok da doğru değil. Büyümenin altında fatura yine vatandaşa kesilmekte.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kayıp 160 milyon lira iddiası”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Köksal, kamuoyunda “yüksek kar vaatli gizli fon” adıyla bilinen davaya ilişkin bir soru üzerine, şunları kaydetti:
“Bu fonlarla insanların nasıl dolandırıldıkları aslında ortaya çıkmış oldu. Orada bir banka müdiresinin itirafları var. Bu fonla ilgili ‘tefecilik’, ‘hürriyeti yoksun bırakma suçlarından’ tutuklanan insanlar var. Ses kayıtları ortada. Aslında yapılan dolandırıcılık açıkça ortaya dökülmüş durumda. Bu konuda iktidar kanadından rutin paylaşımlar dışında yapılan bir açıklama yok. Bu konunun üstü mü kapatılacak? İsmi geçen insanlar ortada yok. Konunun tüm boyutlarıyla aydınlatılması, kamu vicdanının tatmin edilmesi, bu suça karışmış her kim varsa yargı önünde en ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor. Kolay yoldan para kazanmak için dolandırıcılık yapanların ve bu işe karışanların yanına kar kalmamasını istiyoruz. Bu konuda Mecliste bir komisyon kurulmasını da istiyoruz. Bu tip konulara duyarsız ve sessiz kalmamak Meclisin görevi.”
Cumhurbaşkanı seçiminde “yüzde 50+1” şartının tartışılmasıyla ilgili bir soruya Köksal, “Gündemde bu kadar ağır ekonomik kriz varken, gündemi değiştirme amacıyla ortaya atılan bir tartışmaydı.” karşılığını verdi.
Bir başka gazetecinin, “CHP’de 160 milyon liranın kayıp olduğu” iddialarına ilişkin sorusu üzerine Köksal, “Bunlar bir iddia. Böyle bir şey varsa ya da yoksa, partinin yetkili kişilerine sorabilirsiniz, onlar gerekli açıklamaları yapacaklardır. CHP, kurumsal bir partidir. Partinin yetkili kurulları gerekli açıklamaları yapacaktır.” diye konuştu.
