Yerel seçimlere sayılı günler kala partilerin aday açıklamaları hızlandı. Son olarak İstanbul, Ankara ve İzmir’de kendi adaylarını çıkaracağını açıklayan Yeniden Refah Partisi, seçim beyannamesini açıkladı.
Fatih Erbakan, konuşmasının sonunda partisinin adaylarını duyurdu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı YRP İzmir İl Başkanı Cemal Arıkan,
Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı YRP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkan Adayı YRP Genel Başkan Yardımcısı ise Mehmet Altınöz oldu.
“RANT BELEDİYECİLİĞİ DEMEK İSRAFA BULAŞMIŞ BELEDİYECİLİK DEMEKTİR”
Kürsüden, milli görüş hareketinin en zor günlerde halkın yanında olduğu görüşünü ileri süren Erbakan, “Milli görüş sadece bir siyasi hareket değildir: ahlak, merhamet, liyakat, feraset demektir” diye konuştu.
Erbakan açıklamalarından sık sık rant belediyeciliğini eleştirirken, “Rant belediyeciliği demek israfa bulaşmış belediyecilik demektir” dedi.
HEDEFLERİNDE LGBT VAR
Erbakan, belediyeleri konserleri ve festivalleri desteklemekle suçlarken, şu ifadeleri kullandı:
“Heykelci belediyecilik demek iş değil laf üretmek demektir Festivallere, kutlamalara, konserlere milyonlarca lira akıtmak demektir. Belediyenin imkanlarıyla LGBT etkinliklerine destek olmak ve nesillerin ifsadına vesile olmak demektir. İbadethanelerimizin yanı başında düzenlenen içkinin su gibi aktığı konserlere milyonlarca lira aktarmaktır.”
Açıklamalarında 2028’de iktidar vurgusu yapan Erbakan, “31 Mart’ta elde edeceğimiz başarı 2028’de Yeniden Refah’a iktidar yolunu açacak ve milletimizin ve İslam aleminin kurtuluşuna vesile olacaktır inşallah” diye konuştu.
İktidara ekonomi alanında eleştirilerde bulunan Erbakan, “Çocuklarımızın anne babaları, ekonomik yükün altında eziliyor, beslenme çantasına temel gıdaları bile sağlamakta zorlanıyor. Çocuklarımız bu nedenle öğün atlamak zorunda kalıyor. Devlet okullarındaki çocuklarımıza ücretsiz yemek desteği vereceğiz” ifadelerini kullandı.
Erbakan’ın yerel seçim vaatlerinden bazıları şöyle:
“Devlet okullarındaki çocuklarımıza ücretsiz yemek desteği vereceğiz. Çocuk spor okullarıyla spora teşvik edeceğiz. Dilendirilen çocukları şefkatli ellere teslim edeceğiz. Mahallelerde gençlik konseyleri kuracağız. Gençlerimize sinema tiyatroya gidebilmeleri için Genç Refah Kart vereceğiz. Kadınlarımız bizlere cenabı Allah’ın emanetidir ve bu emanete en güzel şekilde sahip çıkacağız. Kadınlarımıza sıcak yuva merkezleri kuracağız.
Özellikle büyükşehirlerde çalışan kadınlarımızın en önemli sorunlarından biri işe giderken çocuklarını bırakacak yer bulamamak. Bu nedenle ‘refah çocuk kreşlerini’ bütün mahallelerimize kuracağız. Araba kullanmakta ustalaşmak isteyen gençlerimize ileri sürüş pistleri açacağız. Gençlerimiz bu merkezlerde son günlerde gençler arasında yaygınlaşan ‘drift atma’ heyecanını kimsenin hayatını riske atmadan tatmin edecekler.”
NE OLMUŞTU?
AKP ile Yeniden Refah Partisi heyetlerinin, iki partinin 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde iş birliği yapmalarına yönelik müzakereler kapsamında yaptığı görüşmelerden uzlaşma çıkmamıştı.
Yeniden Refah Genel Başkanı Fatih Erbakan, partisinin genel merkezinde yerel seçimlere yönelik ittifak kararını açıklamıştı.
“Milletimiz ve teşkilatımız ittifak istemiyor” diyen Erbakan, “İttifak yapmıyoruz. İstanbul, Ankara ve İzmir’de kendi adaylarımızla seçime gireceğiz” demişti.
ESKİ ORTAKLAR İPLERİ KOPARDI, 14 MAYIS İTTİFAKI BİTTİ
Yeniden Refah, Efkan Ala ve Ali İhsan Yavuz ziyaretinden sonra karar sürecine girmişti. Fatih Erbakan, partisinin kararını 3 Şubat’ta açıklamış, 3 büyükşehirde kendi adaylarıyla seçime gireceklerini duyurmuştu.
Erbakan, AKP ile ittifak yapmamalarını beş maddede açıklamıştı. Buna göre, partinin ağırlığı ittifak istemedi ve görüşmelerde AKP adil bir teklifle gelmedi. Erbakan ve Yeniden Refah’a göre bu seçimler beka seçimi değil, ayrıca muhalefetin aldığı pozisyon da ittifakı gerektirmiyor.
Erbakan şöyle demişti:
“Biz bu seçimlere beka seçimi olarak bakmıyoruz. 14 Mayıs’taki karşı blok bu seçimlere ittifak olarak girmiyor. Karşı blokta böyle bir kenetlenme yoksa burada da ittifak yapılması ciddi bir husus olarak görülmüyor.”